Bozulmamış Doğal Güzellikleri İçerisinde Mavi ve Turkuazın Birleştiği
Batı Karadeniz
4 Gece 5 Gün
Samsun – Sinop – Kastamonu – Safranbolu – Amasra – Ilgaz & Küre Dağları – Abant – Devrek

 

1.GÜN CUMARTESİ: SAMSUN ŞEHİR TURU ( BANDIRMA VAPURU – AMİSOS TEPESİ – AMAZON PARKI – İLK ADIM ) 

Sabah saat 07:00'de siz değerli misafirlerimizle Antalya Havalimanı'nda buluşuyoruz. Sunexpress Havayolları 'nın tarifeli uçağıyla 08:55'te Samsun'a uçuyoruz. 1 saat.30 dakika sürecek yolculuk sonrası Samsun Çarşamba Havalimanı'na iniyor, rehberimiz ve aracımızla buluşuyoruz. Aracımıza yerleştirdiğimiz eşyalarımızın ardından Samsun'a hareket ediyoruz. Cumhuriyetimizin kuruluşunun ilk kıvılcımının ateşlendiği Karadeniz Bölgesi'nin en büyük şehri Samsun'da ilk olarak 19 Mayıs 1919 tarihinde Gazi Mustafa Kemal ve mücadele arkadaşlarını Samsun'a ulaştıran Bandırma Gemisi'ni ( birebir boyutta maket ) Atamızın en sevdiği müzikler eşliğinde gezmeye başlıyoruz. Geminin görülmesi sonrası verilen yeterli serbest zaman ve fotoğraf molasını tamamlıyor, Samsun'un en güzel sahil bandı olan Atakum'a öğle yemeğimizi almaya gidiyoruz. Öğle yemeğimizi tamamlıyor şehir turumuza kaldığımız yerden devam ediyor, Batı Park olarak tabir ettiğimiz 50 bin metrekare üzerine kurulu olan Amazon Köyü'ne gidiyoruz. Thermedon Çayı yakınlarında Themiskyra Kentinde ( Terme'de ) yaşadığı düşünülen Amazon Kadınlarını anlatan yapay köydeki gezimizi tamamlıyor, Samsun'a ismini veren Amisos Tepesine Teleferikle çıkıyoruz. Amisos Tepesi'nden Samsun'u izledikten sonra aracımız ile buluşuyor, Samsun halkının Ata'mıza hediyesi olan ve ünlü Avusturyalı Heykeltıraşa yaptırdıkları İlk Adım Anıtını gezmeye başlıyoruz. Rehberimizin anlatımları eşliğinde İlk Adım Anıtı gezimizi tamamlıyor, Tütün İskelesi ve Avrasya Pazarını görüyor, Samsun Tarihini detaylı olarak dinleyeceğimiz Samsun Kent Müzesine hareket ediyoruz. Samsun'un sosyal, tarihi, kültürel, coğrafi ve ekonomik yapısına ilişkin malzemelerin sergilendiği ve Tarihi Kentler Birliği Jüri Özel Ödülüne layık görülmüş Samsun Kent Müzesini gezdikten sonra otelimize gidiyoruz. Odalarımıza yerleşiyor akşam yemeği ve konaklama SAMSUN MY HOUSE HOTEL & GÜMÜŞPARK HOTEL 

2.GÜN PAZAR: SİNOP ŞEHİR TURU ( TARİHİ CEZAEVİ – İNCEBURUN - HAMSİLOS KOYU – DİYOJEN HEYKELİ – AKLİMAN ) 

Otelimizde alınan açık büfe kahvaltının ardından Samsun'dan ayrılıyor ve Sinop'a hareket ediyoruz. Bir tarafımızda Karadeniz'in şirin ilçeleri, bir tarafımızda yeşilin bin bir tonu eşliğinde Bafra ve Gerze'yi görüyor, Yunan mitolojisinde Zeus'un uğradığı, eski dönemlerin ünlü düşünürü Diyojen'in doğduğu ve Türkiye'nin Kuzey'deki en uç noktası olan Sinop'a varıyoruz. Gezimize Sinop'ta ilk olarak İnceburun ile başlıyoruz. Karadeniz'e uzanan Sinop Yarımadası'nın Kuzeybatı ucunda yer alan İnceburun'da 1863 yılında yapılan tarihi fener eşliğinde seyir noktalarından Karadeniz'i izliyoruz. İnceburun gezimizi tamamlıyor, Akliman ve Güvercinlik Adasını görerek Türkiye'nin tek fiyordu olma özelliğine sahip Hamsilos Koyu'na yolculuğumuza devam ediyoruz. Deveci Ovası'nı çökmesi sonucunda derenin ile deniz ile buluştuğu, Hamsilos Koyunu rehberimiz eşliğinde geziyoruz. Vereceğimiz fotoğraf molasının ardından Sinop şehir merkezine öğle yemeğimizi alacağımız restaurantımıza gidiyoruz. Sinop'a özgü bir tat olan Cevizli Mantı şeklinde alacağımız öğle yemeğimizi tamamlıyor Sinop Kalesi, Aşıklar Yolu, Sinop Limanı gezilerimizi tamamladıktan sonra, Sinop'a hatırası Kotraların bulunduğu mağazamıza gidiyor kısa bilgilerin alınmasını ardından alışveriş molası veriyoruz. Molanın sonunda Tarihi İpek Yolu'nun limanı olduğu söylenen Kumkapı bölgesini ve M.Ö 412 – 323 yılları arasında yaşamış Kinik Felsefesinin öncüsü ve " Gölge Etme Başka İhsan İstemem" sözü ile ünlü Diyojen'in Heykelini görüyoruz. Kumkapı bölgesinden Tarihi çok eskilere dayanan Osmanlıların Karadeniz'deki en büyük tersanesi, 1887 yılından 1999 yılına kadar kullanılan birçok ünlünün yattığı Tarihi Sinop Cezaevi'ni geziyoruz. Cezaevi gezisini rehberimiz eşliğinde tamamlıyor Sinop'tan ayrılıyoruz. Ahmet Muhtip Dıranas'ın ( Fahriye Abla Şiirin Yazarı ) isminin verildiği 1355 rakımlı Dranas Geçidi aşıyor, Taşköprü'de bulunan Zımbıllı Dağı eteklerinde tarih sayfalarında yerini almış olan Romalı General Pompeius Magnus'un M.Ö 64 yılında kurduğu Pompeiopolis Antik Kentini panoramik olarak görüyor Anadolu'nun en eski şehirlerinden İstiklal Madalyalı Kastamonu'ya ulaşıyoruz. Otelimize yerleşiyor, Konaklama ve akşam yemeği SERENDER PARK HOTEL & UĞULU KONAKLARI KASTAMONU 

3.GÜN PAZARTESİ: KASTAMONU ŞEHİR TURU – YÖRÜK KÖYÜ – SAFRANBOLU 

Otelimizdeki kahvaltının sonrasında 12. Yüzyılda yapıldığı düşünülen Kastamonu Kalesi'nin eteklerinde Bizans döneminde yaşanan bir aşk hikayesine göre Tekfurun kızana "Kastın neydi Moni" diye bağırır ve zamanla bu söyleyiş Kastamonu haline dönüşür diyor şehir turumuza başlıyoruz. 132 yıllık tarihi ile Anadolu'nun ilk lisesi olma özelliği taşıyan Abdurrahman Paşa Lisesi'ni ( Hababam Sınıfını Yazarı Rıfat Ilgaz'ın Okuduğu Okul ve öykünün geçtiği Lise),görüyoruz. Daha sonra Ulusal Mimari akımının öncülerinden Vedat Tek Kültür Merkezi Kompleksinde bulunan 75. Yıl Cumhuriyet Evi Özel Müzesi, Şapka Müzesi, Dantel Müzesi, Kitre Bebek Müzesini, Rölyefli Salonu gezdikten sonra, Arkeoloji Müzesi, Liva Paşa Konağı, Şerife Bacı Anıtı, Saat Kulesi, Hükümet Binasının tarihini rehberimizden dinliyoruz. Milli marşımızın yazarı Mehmet Akif Ersoy'un Milli Mücadele yıllarından T.B.M.M kabulünden önce İstiklal Marşımızı okuduğu Nasrullah Camisi ve Şadırvanını ( Tadilat Dolayısıyla Dışarıdan Görüyoruz ) Münine Sultan Medresesi el sanatları atölyelerini geziyoruz. Kastamonu'nun Ünlü Çekme Helvasının tadına bakıyor kısa bir alışveriş molasının ardından, Münire Sultan Medresesinde Kastamonu'ya has el sanatları atölyelerine uğruyor öğle yemeğimizi Kastamonu'ya has yöresel tatları bulacağımız Münire Sultan Sofrasında alıyoruz. Yemeğimizin ardından Yörük Köyü'ne hareket ediyoruz. Eski bir Bektaşi Köyü olan Yörük Köyü'nde köyün ortak yaşamını yansıtan Çamaşırhaneyi ve Sipahioğlu Konağı'nın haremlik, selamlık bölümlerini Filiz Teyze'den dinliyoruz. Yörük Köyü'ndeki gezimizi tamamladıktan sonra 1994 yılında UNESCO Dünya Mirası Listesine girmiş, klasik Osmanlı Kent Mimarisin en güzel Konaklarını barındıran Safranbolu'ya ulaşıyoruz. İsmini bölgede yetişen narin bitki olan Safran'dan alan Safranbolu'da Türklerin Safranbolu'ya geldikleri dönemlerde açık namazgah alanı olarak kullandıkları Hıdırlık Tepesi'nden Safranbolu'yu izliyoruz. Safranbolu şehir turumuzda, Semerciler, Manifaturacılar, Demirciler, Bakırcılar Çarşılarını, panoramik Cinci Hanı ve Hamamı, Köprülü Mehmet Paşa Camini, Kaymakamlar Konağı'nı ve Güneş Saatini görüyor, Tarihi kentin meşhur lokumcusun da lokuma dair bilgi alırken lezzetli lokumlarından tatma ve alışveriş imkanı sunuyoruz. Serbest zamanın sonunda otelimize hareket ediyoruz. Konaklama ve akşam yemeği SAFRANBOLU KOLAĞASI BUTİK OTEL & SAFRAN CİTY HOTEL

4.GÜN SALI: SAFRANBOLU – KRİSTAL TERAS – AMASRA ŞEHİR TURU – DEVREK – BOLU 

Otelimizde alınan açık büfe kahvaltının ardından Safranbolu'dan ayrılıyor, yolumuz üzerindeki Tokatlı Kanyonu'nun muhteşem manzarasını izleyeceğimiz 80 metre yüksekliğindeki Kristal Seyir(Cam )Terasa ulaşıyoruz. Benzerlerinin Arizona ve Gürcistan'da olduğu İncekaya Kanyonu üzerinde 80 Metre yüksekliğindeki Cam Teras gezimizi tamamladıktan sonra Bartın üzerinden Amasra'ya hareket ediyoruz. Fatih Sultan Mehmet'in " Lala, lala!, çeşm-i cihan bu mola" ve kaleye haber gönderir : " Bu kadar güzel bir yere zarar vererek almak istemem kalenin anahtarını bana getiriniz " dediği Amasra'ya gezmeye başlıyoruz. Bakacak Tepe'den Amasra'yı izliyor, öğle yemeğimizi meşhur Amasra Salatası ve Karadeniz balıkları şeklinde alıyoruz. Yemek sonrasında İhtişamını halen koruyan surlarla çevrili Amasra'nın kent sokaklarında gezerken Kemer Köprüsü, Kilise Camii ve Çekiciler Çarşısı, Tavşan Adası, Küçük ve Büyük Liman, Aşıklar Tepesi ile Osmanlılar döneminde Bahriyeyi Hümayun sonrasında Mızıka Okulu olarak da kullanılan Amasra Müze binasını ( panoramik olarak ) görüyoruz. Amasra'da vereceğimiz serbest zamanın ardından bastonu ile ünlü Devrek ilçesine geçiyoruz. Yüzyıldan fazladır Devrek'te bir gelenek olan Bastonculuk sanatını öğrenmek, bastonun nasıl yapıldığını görmek için bir baston atölyesine uğruyoruz. Devrek'ten ayrılıyor ustalarıyla meşhur Mengen üzerinden Bolu'da bulunan otelimize yerleşiyoruz. Konaklama ve akşam yemeği BOLU SOYLU OTEL … VB

5.GÜN ÇARŞAMBA: BOLU GÖLCÜK GÖLÜ – ABANT GÖLÜ – DÜZCE –SABİHA GÖKÇEN HAVALİMANI – ANTALYA

Otelimizdeki kahvaltının sonrasında Bolu'nun iki önemli gölü olan Gölcük ve Abant Gölleri gezimize başlıyoruz. Bolu merkeze 13 Km uzaklıkta, ortalama olarak 1200 rakımda bulunan Gölcük Tabiat Parkı, Aladağlar ve Köroğlu Dağlarının arasında muhteşem doğası ile sizleri büyüleyeceğini düşünüyoruz. Gölcük Gölü çevresindeki yürüyüşümüzü ve fotoğraf çekimlerimizi tamamlıyor Bolu'nun bir başka doğa harikası olan Abant Gölüne hareket ediyoruz. Deniz seviyesinden 1350 metre yüksekte bahar ve yaz aylarında da etrafındaki çam ağaçlarının yeşilliğiyle ve gölün rengiyle bütünleşen Abant Gölü'nde, göl etrafındaki yürüyüşümüzü, köylü pazarında alış verişlerimizi tamamlıyor, fotoğraf çekimlerinin ardından göl kenarında bulunan kır kahvelerinde manzaraya karşı çaylarımızı yudumluyoruz. Belirlenen saatte aracımızdaki yerlerimizi alıyor Bolu turumuzu tamamlayarak İstanbul'a doğru yolculuğumuza devam ediyoruz. Vereceğimiz öğle yemeği molasının ardından Düzce – Hendek üzerinden saat 19.00 da sizleri İstanbul Sabiha Gökçen havalimanına transfer ediyoruz. Pegasus Havayollarının saat 20.05 uçağı ile Antalya'ya uçuşumuzu gerçekleştiriyoruz. Tahmini 1.20 dakika sonra Antalya Havalimanı'nda turumuzu bitiriyoruz.